Aspirin hepimizin en çok bildiği ağrı kesicilerin başında gelir. Keşfinden bu yana 100 yıldan fazla zaman geçmiş olmasına rağmen her gün yeni bir özelliği hakkında yazıları gazetelerin sağlık köşelerinde okuyoruz. Ama birçoğumuzun çocuk doktoru ateşli hastalıklar sırasında özellikle gribal enfeksiyonlarda aspirin kullanımından kaçınmamızı istiyor. Pekiyi bunun nedeni nedir?
Aspirin “antiinflamatuar” denen bir ilaç grubunun ilk üyesidir. Vücutta siklooksijenaz adlı bir enzimi durdurarak enflamasyon denen (romatizmadaki gibi) mikropsuz iltihapların önünü keser. İbuprofen (örneğin Dolven ve İbufen), naproksen (Apranax gibi) de bu gruptan olup aspirinin yakın akrabalarıdır. Aspirin çocukluk çağında artık hemen hemen sadece kalp ve eklem romatizması (ARA) ile Kawasaki hastalığı denen bir hastalıkta hekim önerisi ile kullanılmaktadır.
Fakat ibuprofenden farklı olarak aspirin çocuk hastalıklarında önerilmemektedir çünkü Reye sendromu denen bir tabloya neden olabildiği gösterilmiştir. Özellikle suçiçeği ve gribal enfeksiyonlarda aspirin kullanıldığı taktirde Reye sendromu görülmesi olasılığı son derece artmaktadır. Bebe aspirini olarak bilinen aspirinin adı bebeklerde kullanılmasından ziyade dozunun düşük olmasından kaynaklanır. Bebe aspirini daha çok damar sertliği olan erişkinlerde kullanılır. Çocuklarda aspirinin bebe aspirini olarak kullanılması Reye sendromu riskini azaltmaz! Bunlardan dolayı çocuklarda doktor önerisi olmadıkça aspirin kullanımı sakıncalıdır.
Reye sendromu nedir?
Karaciğerde yağlanma ve karaciğer yetmezliği ile beyin hasarının bir arada görüldüğü bir hastalıktır. İlk kez 1970’lerin ortalarında gribal enfeksiyon ve suçiçeği salgınlarında bu hastalıklarla ilişkili olarak tanımlanmıştır. Belirtileri komaya kadar değişen şuur bozuklukları, havaleler ile sarılık ve kan tahlillerinde karaciğer testlerinde bozulmalardır. Tedavisi tam teşekküllü hastanelerde ve yoğun bakımda yapılmalıdır. En iyi merkezlerde bile ölüm olasılığı %20-40 civarındadır.