Katılma Nedir? Çocukların nefes almayı kestikleri, bazen bayılma bazen de kasılmalar ile sonuçlanan ataklardır. Çocuklarda katılma genellikle sinirlilik, ağrı, korku ile tetiklenir. Ancak bir refleks harekettir ve bir davranış bozukluğu değildir. ÇOCUKLARDA KATILMANIN NEDENİ TAM OLARAK BİLİMİYOR (En azından bu yazının hazırlandığı tarihte bilinmiyordu) Beyindeki solunum merkezinin olgunlaşmasında gerilik olduğu…

Katılma Nedir?

Çocukların nefes almayı kestikleri, bazen bayılma bazen de kasılmalar ile sonuçlanan ataklardır. Çocuklarda katılma genellikle sinirlilik, ağrı, korku ile tetiklenir. Ancak bir refleks harekettir ve bir davranış bozukluğu değildir.

ÇOCUKLARDA KATILMANIN NEDENİ TAM OLARAK BİLİMİYOR (En azından bu yazının hazırlandığı tarihte bilinmiyordu) Beyindeki solunum merkezinin olgunlaşmasında gerilik olduğu düşünülüyor.

  • Kalp hastalıkları ile ilgisi yoktur.
  • Kalıcı beyin hasarına neden olmaz
  • Saraya (epilepsiye) çevirmez
  • Akıl hastalığı yapmaz
  • Çocuğun normal büyüme ve gelişmesini etkilemez
  • 6 ay – 4 yaş arası çocuklarda görülür ancak nadiren 2–3 aylık bebeklerde ve 6–7 yaşındaki çocuklarda bile rastlanabilir. Her 100 çocuğun 4-5’inde görülür. Ailesel eğilimi vardır.

Katılmalar 2 çeşittir:

Morarma ile seyreden tipi (siyanotik tip)

En sık şeklidir (vakaların %80-90’ı). Tipik olarak çocuk önce kızarır, nefesi kesilir, ardından lacivert-mor renk alır. Kızma, korkma gibi durumlarla ortaya çıkar. Nedeninin daha çok çocuğun genel solunum düzeninde bozulmaya bağlı olduğu düşünülmektedir. Ani bir korku, istediğinin olmaması, elinden oyuncağının alınması gibi durumlarda ortaya çıkar. Birkaç saniye ile bir iki dakika arası sürer. Atak sırasında kasılma ve sonrasında fenalaşıp bayılma da nadir de olsa gözlenebilir.

Solukluk ile seyreden tip

Daha nadirdir (vakaların %10-20’si). Bu tipte çocuk sararır solar, bembeyaz kesilir. Nedeninin kalp hızında yavaşlama olduğu düşünülmektedir.

Bazı çocuklarda ise bazen morarma bazen de solma ile seyreden şekiller görülür.

Sıklığı değişkendir. Senede 1 ile günde birkaç defa arasında değişir. Bazen kısa süreli şuur kaybı (1 dakikadan kısa) olur, ardından normal solunuma başlar ve ayağa kalkar.

Çocuklarda Katılma Tanısı

Nöbetin gören kişinin veya nöbetin doktor tarafından görülmesi veya video kayıtlarının görülmesi ile tanı konur. Eğer katılma yukarıda bahsettiğimiz klasik seyir şekillerinin dışında kasılma gibi epilepsiyi taklit eden şekillerde seyrediyorsa beyin elektrosu (EEG) çekilmesi de gerekir.

Doktor, katılma dışında bir hastalık düşünürse ek testler isteyebilir. Ancak demir eksikliği anemisinin (basit kansızlık) katılmayı kolaylaştırıcı bir rolü olduğu düşünülmektedir. Bunun için tam kan sayımı yapılması gerekebilir.

Çocuklarda Katılma Tedavisi

Katılmanın spesifik bir tedavisi yoktur. Gerekli de değildir. Ancak katılma sırasında yaralanmayı önlemek içi ev içi tedbirler alınmalıdır. Kafasını sivri ve sert yerlere çarpmasına engel olun. Zaman içinde katılma nöbetlerinin sayı ve sıklığı azalarak kaybolur ve unutursunuz, merak etmeyin. Bebeğinizde katılma var ve “hassas bir çocuk” diyerek katılmayı önlemek için her dediğini yaparsanız şımarık ve doyumsuz bir çocuk olur. Bilin ki katılma tehlikeli bir durum değildir. Mutlaka soğukkanlılığınızı korumalısınız.

İlgili Yazılar

Epilepsi (Sara) Nedir?

Çocuğunuzda bir ya da birkaç kez bayılma, morarma, sıçrama, çırpınma, anlamsız bakma, dalma veya size olağandışı gelen benzeri bir rahatsızlık durumu olabilir ve bir süre sonra tamamen düzelebilir. Danışman olarak…

Devamını oku
Yetişkin ve çocuk elleri bir ensefalografi görüntüsü tutuyorlar

Serebral Palsi

Serebral palsi, kişinin hareket, duruş ve dengesini etkileyen bir grup hastalığın adıdır. İlerleyici yapıda değildir. Yani genellikle giderek kötüleşmez ama kişinin yaşamı boyu değişiklikler gösterebilir. Serebral palsili kişilerin beyinlerinin kas…

Devamını oku
Serebral Palsi

Çocuklarda Beyin Tümörleri

Beyin tümörleri çocukluk çağında lösemilerden sonra en sık rastlanan kanser çeşididir. Çocuklarda beyin tümörlerinin yeri, tipi, büyüme hızı ve çocuğu ne şekilde etkilediği çok değişkendir. Buna rağmen kanser uzmanları tarafından…

Devamını oku