Kan yapıcı sistem (hemopoetik sistem), tüm kan hücrelerinin üretiminden sorumludur. Fetüste de kan yapıcı sistem yoğun bir şekilde çalışır ama erişkinden farklı olarak fetüste karaciğer gibi kemik iliği dışı yerlerde de kan yapılmaktadır. Fetüsün kan yapımında bir diğer fark da ürettiği hemoglobin molekülünden kaynaklanır. Fetüsün ürettiği hemoglobin (Hgb F) erişkin kanındaki hemoglobinden (Hgb A) farklıdır. Doğumdan sonra Hgb F azalıp yavaş yavaş Hgb A artar.
Erişkindeki gibi bebeklerde de alyuvarların ömrü sonsuz değildir. Yaşlanan alyuvarlar ölürken yeni alyuvarlar üretilmektedir. Yenidoğan bebeklerde alyuvar ömrü erişkindekinden daha kısadır. Prematürelerde ise alyuvar ömrü daha da kısa olup yeni alyuvar yapımı ise yavaş seyreder.
Kemik iliğinde yeni alyuvar yapımını uyarıcı eritropoetin (EPO) adlı hormona ihtiyaç vardır. Prematüre bebekler doğduklarında EPO miktarı hafifçe düşer, kan yapımı da buna bağlı olarak yavaşlar. Ayrıca prematüre bebeklerden tetkikler için sık sık kan alınması da anemiyi şiddetlendiren bir başka faktördür.
Tüm bu nedenler bir araya gelince prematüre bebeklerde anemi ortaya çıkar. Hafif anemi, bebek için önemli olmazken ciddi anemilerde kalp ve solunum yetmezliği riski ortaya çıkabilir.
Prematüre anemisinin tedavisi
Bazı bebeklere hastanede yattıkları süre içinde EPO verilmesi yeterliyken bazılarına kan nakli yapılması gerekebilmektedir. Doğumdan sonra da sağlam bebeklerde olduğu gibi 4 ayı beklemeden demir damlası takviyesi yapılmalıdır.