Deri hastalıkları arasında isilik özellikle çocuklarda çok sık görülmektedir ve havaların ısınmasıyla çok kolay oluşabilmektedir.
İsilik, ciltteki ter bezi kanalının tıkanması sonucu oluşan cilt döküntüsüdür.
En sık 1 yaş altı çocuklarda görülmektedir.
Sıcak- nemli hava, aşırı terleme, güneş yanığı, emici olmayan kapalı giysilerin deriye uzun süreli teması, yüksek ateş gibi sebepler ter bezinin deriye açılım deliklerinin veya kanallarının tıkanmasına yol açar.
Bebeklerde tükürük veya ter ile ıslanmış cildin, emici olmayan kapalı kıyafetler veya plastik yatak örtüleri ile uzun süreli teması isiliğe yol açabilir.
İsilik en sık, yüz, dirsek ön kısmı, diz arkaları, kasıklar, gövde ve iç çamaşırların lastik yerlerinde görülebilmektedir.
Deri altında ter birikimi, deri yüzeyindeki tıkanma düzeyine bağlı olarak 3 farklı klinik şekilde gözlenebilir.
Kızarık olmayan, yüzeyel, berrak sıvı dolu 1-2 mm lik kabarcıklar şeklinde (miliria kristalina) görülebileceği gibi, deriden kabarık canlı kırmızı renkte kabartılara (miliria rubra) da yol açabilir.
Daha uzun süreli ve daha derin yerleşimli ter bezi tıkanıklıklarında sarı sıvı dolu kabarcıklar (miliria püstülosa) gözelenebilir.
Deri belirtilerine kaşıntı, yanma, batma hissi eşlik edebilir.
İsilik tedavisinde çevresel faktörlerin düzeltilmesi çok önemli yer taşır. Serin ve kuru ortam sağlanarak terlemenin önüne geçilmesi en önemli noktadır. Hafif giysilerin tercih edilmesi, fiziksel aktivitenin azaltılması, sık duş alma ile kendiliğinden iyileşme gözlenebilir.
İsilikli bebekte bez sık değiştirilmeli, popo açık bırakılmalı ve havalandırılmalıdır.
Kalamin, lanolin içeren losyonlar genellikle tedavide yeterli olur. Daha şiddetli olgularda zayıf etkili kortizonu losyonlar tercih edilebilir. İkincil olarak enfekte olmuş olgularda antibiyotikli kremler verilir.
Tam iyileşme sonrası, çevresel faktörlerin etkisi ile tekrarlama gözlenebilir.