Virüsler de bakteriler gibi insanlarda hastalık yapan mikroorganizmalardır. Mikroskopla bile görülemeyecek kadar küçüktürler. Virüsler dokularda ve kanda hücrelerin içine girerek tahribat yapar. Antibiyotiklerden etkilenmezler. Virüs hastalıklarından iyileşmede vücut savunmasının gücü önemlidir. Virüs enfeksiyonları sırasında direnç düştüğünde savunma zayıfladığı ve dokularda hasar ortaya çıktığında bakteriler de daha kolay hastalık yapabilir.
Virüslerin bulaşması çoğu kez damlacık enfeksiyonu ile olur. Ayrıca kan yoluyla, ağızdan doğudan temasla da bulaşma olabilir.
Virüslerin yaptığı hastalıkların bazılarına karşı aşı vardır: Yani viral enfeksiyonda tedaviden ziyade korunma ön plandadır: Hepatit A, B, grip, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, suçiçeği vs
Teşhiste doğrudan ve dolaylı testler vardır. Kan lökosit sayısında ve sedimantasyon hızında artış olmaması, ilgili virüslere karşı kanda antikorların miktarında artış dolaylı testlerdir. Bunlar birçok laboratuarda yapılabilen kolay ve pratik testler olsalar da yanılma payı vardır. Örneğin bir kişide virüse bağlı ateşli bir hastalık olduğu halde sedimantasyon ve lökosit sayısı artabilir. Doğrudan testler ise virüsün kendisinin gösterilmesine dayanır. Üniversitelerde viroloji laboratuarlarında yapılabilir. Pahalı ve pratikte kullanılmayan testlerdir.
Bakteriler ise virüsler gibi bulaşır ancak çoğunluğu hücre içine girmez ve yaptıkları toksinlerle hastalık etkisi gösterir. Bakteriyel enfeksiyon sırasında da ateş olur. Bakteriyel enfeksiyon tedavilerinde antibiyotik kullanılır. Teşhiste lökosit ve sedimantasyon arışı dolaylı, kültür testleri doğrudan bakteri gösteren testlerdir.
Bakteri kültürü nedir? İçinde bakteri bulunduğu şüphesi olan vücut salgılarının alınıp besleyici bir sıvıya ekilip bakteri üreyip üremeyeceğinin beklenmesi ve üreme olursa üreyen bakterinin tanımlanmasıdır. Sıvı özel steril bir ısıtıcıya konup 24 – 72 saat kadar 37° C derecede bekletilir. İçinde bakteri varsa (örneğin idrarda) sıvıda bulanıklaşma olup bakteri varlığı kanıtlanmış olur.